Osmaniye’nin Kumarlı köyüne kum ocağı tepkisi
Osmaniye Kumarlı köyü sakinleri, köylerine kum ocağı yapılmasına tepki gösterdi. Kumarlı Köyü eski Muhtarı Mehmet Direk, “Bu seçimde Kumarlı köyü olarak sandıkları boş göndereceğiz. ve hemen ormancıyı gönder. Cezanın tamamını yazıyorlar. Bu ormana nasıl izin veriliyor?” dedi.
OsmaniyeKumarlı köyünde yaşayan vatandaşlar, köye yapılacak kum ocağına ve bunun için ormandaki çam ağaçlarının kesilmesine tepki gösterdi.
“BU AĞAÇLARI BÜYÜTENE KADAR NELER YAPTIK”
Köyün eski muhtarı Mehmet Direk şunları söyledi:
“Gördüğünüz gibi asırlardır köyümüzdeki bütün çam ağaçları ve zeytin ağaçları, bizim yetiştirdiğimiz ağaçlar ve burada ısrarla ağaçları kesip burada iş makinesiyle kum ocağı açanlar, bazı köylü hemşehrilerimiz, şimdi burada toplanmış buna karşı çıkmak için bazı köylülerimiz köylülere zulmediyor.Bu kum ocağını buradan, her zaman, her yerde, sonuna kadar terk etmek için elimizden geleni yapacağız. oy sahip olmak. Bu seçimde Kumarlı köyü olarak sandıkları boş göndereceğiz. Tüm yetkililer sesimizi duysun. Orman İşletmesi, köylülerden biri bir ormana gitse, ‘merhaba’ diyerek orayı yaksın, hemen ormancıyı göndersin. Bütün cezayı onlar alıyor. Bu ormana nasıl izin verilir? Çam bir kişi, zeytin iki kişi demektir, çünkü meyvesi vardır. Onları büyütmeden önce ne acılar çektik? Dedelerimiz ne acılar çekti? Torunlarımıza bu toprakları, bu güzel ormanı bırakmak için elimizden geleni yapmaya kararlıyız. Gördüğünüz gibi kesilen ağaç sayısı bilinmiyor. Burayı işletmeci olarak satın alan kişinin adını bilmiyorum. ankara ‘Benim de bir amcam var’ dedi. Hepimizin amcaları var. Bu dünyada amcasız kimse yoktur. Bir de amcamız var. Osmaniye’dedir, Ankara’dadır, İstanbul’dadır. Kime güvenirse, ben buna hodri meydan okuması derim. Kumarlı köyü sakini olarak eski muhtarım sesimi duysun. Her yerde bu vatandaşa rastlarım. Bu çabayı sonuna kadar sürdürmeye kararlıyız. Köylü sandığa gitmeyeceği için makinesini çekiyor.”
“OYLAMAYA GİTMEYECEĞİZ, BUNU ÇÖZMEK GEREKİYOR”
Hayvan yetiştiricisi Nermin Solak şunları söyledi:
“Köyümüzde zaten iki taş ocağı ve baraj var. Yollarımızın durumu çok kötü, çok kötü. Haftada bir sanayiye gidiyoruz yani giderimiz arabanın maliyetini aştı. Gerekli yerlere başvurduk. Bunun için kanallar açtık. Biliyorsunuz yine yollara çıktık. Hep çıkacağız ama asla kesmeyeceğiz. Biz bu çabamızdan vazgeçmiyoruz. Ne olursa olsun. Burada tarım ve hayvancılıkla uğraşan arkadaşlarımız var, onlarla da uğraşıyoruz. Koyunlarım var, babam da var, babam vefat etti. Yani tarım ve hayvancılığa bu kadar önem verilirken burada iki koyun ve iki inek var. Ormanlar otlamak zorundayken neden kesiliyor? Yine peşindeyiz. Ne olursa olsun peşini bırakmayacağız.”